2024 yılında Türkiye’den yurt dışı gayrimenkul yatırımları resmi rakamlara göre tam 2,2 milyar dolar seviyesine ulaştı. Aylık ortalama 250 milyon dolarlık yatırımın gerçekleştiği bu alanda, Türk yatırımcıların uluslararası pazarlara olan ilgisi göz kamaştırıyor. Resmi rakamların altında kalabileceği tahmin edilen bu dev hamle, yerel piyasadaki artan konut fiyatları, öngörülemeyen yasal düzenlemeler ve vize zorluklarının etkisiyle şekilleniyor. Türkiye’deki hızlı fiyat artışları ve hukuki belirsizliklerin gölgesinde, yatırımcılar artık daha istikrarlı limanlar arıyor. Özellikle oturma izni ve vatandaşlık gibi avantajlar sunan ülkeler, Türk yatırımcıların radarında üst sıralara yerleşti. Yunanistan’ın Golden Visa programı, Portekiz’in serbest dolaşım imkanı ve İtalya’nın düşük yatırım maliyetleri, yurt dışı yatırımlarının en çok tercih edilen seçenekleri arasında bulunuyor.
Öte yandan, Çin, İngiltere ve AB ülkeleri ile Karayip Adaları; vizesiz seyahat imkanı sayesinde iş insanlarının ilgisini çekiyor. Düşük bütçeyle oturma izni imkanı sunan Letonya ve Litvanya ise yatırımcılar için alternatif bir kapı aralıyor. Ancak en dikkat çekici gelişme, Dubai’nin yükselişi oldu. Vergi avantajı, yüksek kira getirisi ve döviz bazlı değer artışı gibi faktörler, Dubai’yi uluslararası arenada yatırımcıların gözdesi haline getiriyor.
Neden, Ekonomik Belirsizlikler
“Ekonomik belirsizlikler ve yerel piyasadaki düzenlemelerin yarattığı zorlukların, Türk yatırımcıları uluslararası gayrimenkul piyasalarına yönelttiğini söyleyen Parcel Estates CEO’su Özden Çimen, şunları söyledi; “Yurt dışındaki oturma izni ve vatandaşlık gibi fırsatlar, yatırımcıların portföylerini çeşitlendirip uzun vadeli getiri elde etmeleri için önemli avantajlar sunuyor. Özellikle Dubai gibi vergi avantajı ve yüksek kira getirisi sağlayan bölgeler, yatırım dünyasında adeta altın değerinde fırsatlar sunuyor.”
Bu hızlı yükseliş, Türk yatırımcıların sadece servetlerini korumakla kalmayıp, aynı zamanda katlamayı hedeflediğini de gözler önüne seriyor. Ekonomik ve yasal belirsizliklerin hakim olduğu iç piyasada alternatif arayışa giren yatırımcılar, uluslararası arenada sunduğu cazip fırsatlarla geleceğe güvenle bakıyor.
Türk yatırımcıların yurt dışı gayrimenkul piyasasındaki bu hareketliliği, uluslararası arenada rekabetin artmasına ve sektörün dinamiklerinin değişmesine neden olurken, gelecek dönemlerde bu trendin daha da ivme kazanacağı öngörülüyor.